Hayatı Yavaşlatmak İçin Telefonunuza Ara Verin Hayatımızda annemizden babamızdan eşimizden dostumuzdan daha çok gördüğümüz en çok vakit geçirdiğimiz varlıklar artık telefonlarımız. Her ne kadar sevdiklerimizle görüşmemiz için bir araçmış gibi yorumlasakta çoğu zaman telefonlarımızla boşa zaman geçiriyoruz. Alarm kurduğumuz, notlarımızı aldığımız, fotoğraflarımızı kaydettiğimiz cihazlar olunca da hiç bir zaman yanımızdan ayırmıyoruz. Gündüz vakitlerini geçtim, gece dahi neredeyse telefonlarımıza sarılıp yatıyoruz. Telefonlarımızla aramıza biraz mesafe koymak için küçük bir formülüm var buyrun devamını anlatayım.
Bunlar Olsun Yeter Kol saatin, saati göstersin yeter. Bilgiyi not ettiğin, bir defter ve kalemin olsun yeter. Kapısını kapatabildiğin, sıcak bir evin olsun yeter. Araban A noktasından B noktasına, güvenli götürsün yeter.
Hayatınızı Basitleştirin Basit yaşayacaksın demiş şair. Basit. Mesela susayınca su içecek kadar basit, dört çıkacak ikiyle ikiyi çarptığında. Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın demiş. Küçük bir not defterin olacak bilgini en hızlı sayan. Ve demiş ki: Basit yaşayacaksın, basit. Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi basit… Yalçın Ergir’in Basit Yaşayacaksın şiiri bir yaşam felsefesi niteliğinde adeta. Maddelere bağlı olmadan yaşamayı anlatıyor. Uzun zamandır en sevdiğim şiirler arasında yer alan bu şiir, yaklaşık 1 yıldır telefon kullanma alışkanlığımında ki değişiklikten vazgeçmemenin sebeplerinden olabilir.