-- Yaşam, Yazılar

Nasıl Hissedersin?

Sizden bir durumu hayal etmenizi istiyorum: Bir gün otobüsten inip evinize doğru yürüdüğünüzü düşünün. Birazdan eve varacaksınız, günün yorgunluğunu atacaksınız ve rahatlayacaksınız. Ailenizle birlikte olacaksınız. Fakat ailenizdeki bazı insanlarla aranız çok iyi değil. Olsun yine de evinize gidiyorsunuz… Evinizin olduğu sokağa döndüğünüz anda sizin evin önünde duran bir ambulans görüyorsunuz… Ambulansın çevresi o kadar kalabalık ki uzaktan çok anlayamıyorsunuz ne olup bittiğini. Ambulansın yanına doğru adımlarınızı hızlandırıyorsunuz. Yaklaştıkça, kalabalığın arasında komşularınızı görüyorsunuz. Apartman görevlisini görüyorsunuz. Apartmanınızın tam önünde duran ambulans sizi aşırı derece tedirgin etmeye başlıyor. Ve apartmandan bir sedye çıkarıldığını görüyorsunuz. Sarı yelekli görevliler sedyeyi ambulansa doğru götürüyorlar. Kalabalığın arasından sedye de kimin olduğunu görmeye çalışıyorsunuz. “Allah’ım ne olur o olmasın”, “Yalvarırım o olmasın” diye dua ediyorsunuz. Nefes alışverişiniz hızlanıyor. Kalp atışınızın sesini duyabiliyorsunuz. Bir saniyeliğine sedye de yatan kişinin yüzünü yakalıyorsunuz. Ve onu görüyorsunuz…

Sedyenin üstünde yatan kişi, ailenizden kin duyduğunuz kişi… Bu kişi senin annen, baban ya da kardeşin olabilir…

Her şey bitti. Kinin, nefretin, yarıda kalan sözlerin… O dünyadan ayrıldı. Vefat etti. Senin asla ama asla onlarla problemlerini konuşma fırsatın olmayacak artık. Onları affettiğini onlara asla söyleyemeyeceksin.

Şu kısacık hayatımızda ailemizle ve sevdiklerimizle, aynı yerlerde bulunup aramızda kilometrelerce mesafe varmış gibi uzak yaşıyoruz. Sosyal medya da dünyada neler olup bittiğini öğrenmek, onların nasıl olduğunu ve gün içinde neler yaptıklarını öğrenmekten ağır basıyor.

Bir gün diyoruz… Onlarla konuşacağım. Onlarla zaman geçireceğim. Onlara söyleyemediklerimi söyleyeceğim. Onlara… onları sevdiğimi söyleyeceğim.

Bir gün…

Kendinize aranızda problem olan kişilere karşı şu soruyu sormanızı istiyorum:

“Eğer şimdi ölürseniz ya da o ölürse, birbiriniz hakkında nasıl hissedersin?”

Nasıl?

Hissedersin…

Eve gidin. Onların yanında olun. Telefonla arayın. Ve duyduğunuz nefret her neyse artık umursamayın. Onlara selam verin, muhabbet edin, sevginizi paylaşın ve affedin.

Sevgiyle kalın,
ABE

Bloga e-posta ile abone ol

Bu bloga abone olmak ve e-posta ile bildirimler almak için e-posta adresinizi girin.

Bir Cevap Yazın

  1. sevgili abe affetmek uzun soluklu bir yol ve çok geç farkettiğimiz bir çözüm çoğu insan tam tersini yapmak istiyor

    • Affetmek/affedilmiş olmak kalıcı bir durum. Bu dünya ile bile sınırlı degil. Geç olmadan farkına varılması dileğiyle.

Webmentions

  • Vedalaş(ama)mak - KEŞFET KENDİNİ! 24 Kasım 2020

    […] Ölmeden önce ölmeyi düşündüm tefekkür ettim, yazdım, anlamaya çalıştım. Nasıl hissedersin? diye sordum kendime sevdiğin birini kaybederken. Sahip olmadığımız bir şeyi gerçekten […]

  • 100. Yazı – KEŞFET KENDİNİ! 24 Kasım 2020

    […] Nasıl Hissedersin? […]

  • Ölmeden Önce Ölmek – KEŞFET KENDİNİ! 24 Kasım 2020

    […] Yazılar: Nasıl hissedersin? Alışageldiğimiz şeylerin değerini […]

  • Alışageldiğimiz Şeylerin Değerini Bilmek – KEŞFET KENDİNİ! 24 Kasım 2020

    […] Eşiniz? Sağlığınız? Yarın sabah uyandığınızda olmadıklarını düşünün. Nasıl Hissedersin? yazısı bunu kafanızda canlandırmak için en iyi yöntemlerden […]