Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek (Sonuç)

Bir şeyin hayatımızdaki önemini anlamanın en etkili yolu ondan bir süre uzak kalmak aslında. O yüzden sevdiğimizden uzak kaldığımızda en çok o zaman değerini anlıyoruz. İşte o yüzden okuldan mezun olduktan sonra geçen günlerimizden en saçma olanlarını dahi özlüyoruz. Yaşadıklarımızın ve sahip olduklarımızın içindeyken onlara karşı gerçek hislerimizi ve üzerimizdeki etkilerini anlayamıyoruz. Biraz mesafe ve biraz onsuz geçen süre bize onu daha iyi anlatıyor aslında. Müziksiz geçen 1 ayın sonunda, müziğin hayatımdaki etkisini tamamıyla kavradığımı düşünüyorum.

Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek (2. hafta)

Genelde blog yazılarımı yazarken arka fonda kısık seste bir müzik çalardı. Yazıyı tamamlayana kadar müziğin ne ara değiştiğini ve ne ara bittiğini de farketmezdim. Bu yazı sessiz yazılarımdan bir tanesi oluyor… Şu anda duyduğum sadece bilgisayardan gelen hafif bir fan sesi ve klavye tuşlarının konuşması. Yaklaşık 2 haftadır müzik yerine, hayatımdaki sesleri dinledim. Kimi zamanlar da sessizliği dinlerken buldum kendimi. Serinin nasıl gittiğiyle ilgili hislerimi sizinle paylaşmak istiyorum.

Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek

Başlığı okuduğun anda saçma bir seri olacağını düşünmüş olabilirsin. Aslında saçma belki de… Bilmiyorum ama bunu denemek istiyorum gerçekten. Müziksiz hayat mı olur? Müzik ruhun gıdasıdır gibi düşünceler gerçek midir yoksa kalıplaşmış ve doğruluğu olmayan bir düşünce biçimi midir merak ediyorum. Sonuçlarını kendi üzerimde görüp düşüncelerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Yazının içerisinde neden böyle bir işe giriştiğimin detayını öğrenebilirsin…