Kendime Meydan Okuma: 1 Hafta Boyunca Telefon Kullanmamak (Sonuç)

Alışageldiğimiz şeylerin hayatımızdaki yerini anlamak için onlardan bir süre uzak kalmak düşüncesindeyim uzun zamandır. Ancak bu şekilde gerçekten ihtiyacımız olup olmadığını ve bize ne kattığını görebiliyoruz. Bunun için blog sayfamda zaman zaman kendime meydan okuma serileri düzenliyor ve alışkanlıklarımı değiştirmeye çalışıyorum. Yaşadığım süreci ve sonuçları anlatarak farkında olmak ve farkındalık oluşturmak istiyorum. Bu serileriden bir tanesi olan “1 hafta boyunca telefon kullanmamak” isimli kendime meydan okuma denemesinin bugün tamamladım. Hemen hemen her şeyin dijital olduğu hayatta yaşadığım analog günlerde ne gibi zorluklar yaşadım ne gibi şeyler keşfettim size bu yazıda onları anlatacağım.

Kendime Meydan Okuma: 1 Hafta Boyunca Telefon Kullanmamak

Uzun süredir yapmak istediğim ama bir türlü hayata geçiremediğim bir meydan okuma serisi: “telefonsuz bir süre geçirmek”. Düşündümde bunun için hiçbir zaman uygun zaman olmayacak gibi. Telefon o kadar hayatımızın bir parçası oldu ki, hangi hafta kullanmamayı düşünsem mutlaka ihtiyaç olacak bir gün buldum ve vazgeçtim. O yüzden artık çok fazla düşünmeden bunu şimdi başlatmak istiyorum. “Kendime meydan okuma” serisinin adının meydan okuma olması zaten zorlukları olmasa meydan okuma olmazdı. Buyrun yazının içinde neden ve nasıl yapacağımı anlatayım.

Kendime Meydan Okuma: KoşYaz Maratonu (Bitişe saatler kala)

Yarış öncesi gecesi yeterli uykuyu almak için çoktan uyumuş olmam gerekiyordu ama hala yatamadım. Yarış için eşyaları hazırlaması yeni bitti. Koşyaz maratonunun son koşusunu yarın İstanbul maratonunda 15K koşarak gerçekleştireceğim inşallah. Kendime meydan okuma serisi boyunca her şey yolunda gitti çok şükür. Hiç bu kadar kısa sürede bu kadar çok blog yazısı yazmamıştım.  Yaklaşık 140km […]

Kendime Meydan Okuma: KoşYaz Maratonu (Bitişe 3 Hafta Kala)

KoşYaz Maratonundan selamlar! O da nedir derseniz hem İstanbul maratonuna hazırlandığım hem de yepyeni blog yazıları ürettiğim bir serüven. Aynı zamanda bir kendime meydan okuma denemesi. Hayatım da yeterince koşturmaca yokmuş gibi 🙂 bir de haftada da 3 gün koşu antrenmanı ve 2 gün de blog yazısı yazmaya çalıştığım bir süreç. Acaba yazabiliyor muyum gerçekten? Kısaca bilgilendirme.

Kendime Meydan Okuma: KoşYaz Maratonu

İşler güçler koşturmaca derken uzun zamandır bloga hak ettiği zamanı ayıramadım. Bu süreçte sadece aklıma gelen yazıların konusunu not edebildim. Yazılması gereken yazıların sayısın artması ise bende daha büyük bir atalete sebep oldu ve yeniden başlamakta zorlandım. Şimdi buna bir dur demenin zamanı geldi. Geçmişte düzenlediğim Kendime Meydan Okuma (KMO) serilerine bir yenisi ekleniyor. İstanbul maratonu hazırlıkları ve yeni yazı üretme çalışmalarını birleştirerek kendime yeniden meydan okuyorum. KoşYaz Maratonu başlıyor.

Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek (Sonuç)

Bir şeyin hayatımızdaki önemini anlamanın en etkili yolu ondan bir süre uzak kalmak aslında. O yüzden sevdiğimizden uzak kaldığımızda en çok o zaman değerini anlıyoruz. İşte o yüzden okuldan mezun olduktan sonra geçen günlerimizden en saçma olanlarını dahi özlüyoruz. Yaşadıklarımızın ve sahip olduklarımızın içindeyken onlara karşı gerçek hislerimizi ve üzerimizdeki etkilerini anlayamıyoruz. Biraz mesafe ve biraz onsuz geçen süre bize onu daha iyi anlatıyor aslında. Müziksiz geçen 1 ayın sonunda, müziğin hayatımdaki etkisini tamamıyla kavradığımı düşünüyorum.

Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek (2. hafta)

Genelde blog yazılarımı yazarken arka fonda kısık seste bir müzik çalardı. Yazıyı tamamlayana kadar müziğin ne ara değiştiğini ve ne ara bittiğini de farketmezdim. Bu yazı sessiz yazılarımdan bir tanesi oluyor… Şu anda duyduğum sadece bilgisayardan gelen hafif bir fan sesi ve klavye tuşlarının konuşması. Yaklaşık 2 haftadır müzik yerine, hayatımdaki sesleri dinledim. Kimi zamanlar da sessizliği dinlerken buldum kendimi. Serinin nasıl gittiğiyle ilgili hislerimi sizinle paylaşmak istiyorum.

Kendime Meydan Okuma: 30 Gün Boyunca Müzik Dinlememek

Başlığı okuduğun anda saçma bir seri olacağını düşünmüş olabilirsin. Aslında saçma belki de… Bilmiyorum ama bunu denemek istiyorum gerçekten. Müziksiz hayat mı olur? Müzik ruhun gıdasıdır gibi düşünceler gerçek midir yoksa kalıplaşmış ve doğruluğu olmayan bir düşünce biçimi midir merak ediyorum. Sonuçlarını kendi üzerimde görüp düşüncelerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Yazının içerisinde neden böyle bir işe giriştiğimin detayını öğrenebilirsin…

Kendime Meydan Okuma: Kur’an Anlamını Öğrenmek (Sonuç)

Merhaba, ben kısaca ABE. Blog serüvenim 2012 yılyında başladı. Kendimi keşfetmek için hayatı anlamak için öğrendiğim şeyleri paylaşmak için yaklaşık 3 sene didinip durdum burada. Başlarda blog sayfama hiç giren bile yoktu aslında, ben yine de yazmak istedim. Çünkü yazdıkça öğreniyordum. Büyük resmi o zaman daha iyi görebiliyordum. Kişisel gelişim üzerine, teknoloji üzerine, pratik bilgiler üzerine bir çok yazım oldu birden. Hepsinin ortak paydası ise kendimi keşfetmek idi. Her geçen yıl biraz daha büyüyorum aslında, büyüdükçe hayata bakış açımda değişiyor ve netleşiyor. İşte şimdi bu zamana kadarki bloğumda geçirdiğim en önemli serüvenin sonuçlarını size aktaracağım. İlk defa başarısız olmadığım bir serüven bu. Anlatacaklarım Kur’an’ı anlamını öğrenmek serüveninde öğrendiklerim…