Duyguları Kontrol Etmenin Tek Yolu

Duygu ve düşüncelerimizin etkisinde yaşarız bu hayatı. Ya içimizde duyduğumuz heyecan ile yeni adımlar atarız bilinmeyenlere… Ya da korkumuzdan kaçarız yeniliklerden ve farklılıklardan. Bazen çok mantıklı bulduğumuz bir şeye başlamak daha kolay gelir bize. Bazen de ne kadar aklımıza yatarsa yatsın bir türlü ısınamayız mantıklı gelenlere. Çoğu zaman aklımız ve kalbimiz savaş halindedir… Sonunda galip olan ise kalbimizdir genelde. Onun beslendiği enerjiye karşı aklımız er ya da geç bitap düşer. Peki ya duygularımızın üzerimizdeki galibiyeti kendimizin hayata karşı yenilgisine sebep oluyorsa? Ya akıl ile kontrol edilemeyen duygular yarar değil zarar veriyorsa bize? O zaman nasıl hükmedebilir ki insan içinde kopan fırtınalara ve duygulara…

Hayatınızı Basitleştirin

Basit yaşayacaksın demiş şair. Basit. Mesela susayınca su içecek kadar basit, dört çıkacak ikiyle ikiyi çarptığında. Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın demiş. Küçük bir not defterin olacak bilgini en hızlı sayan. Ve demiş ki: Basit yaşayacaksın, basit. Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi basit… Yalçın Ergir’in Basit Yaşayacaksın şiiri bir yaşam felsefesi niteliğinde adeta. Maddelere bağlı olmadan yaşamayı anlatıyor. Uzun zamandır en sevdiğim şiirler arasında yer alan bu şiir, yaklaşık 1 yıldır telefon kullanma alışkanlığımında ki değişiklikten vazgeçmemenin sebeplerinden olabilir.

Dinle(yebil)mek

Birileriyle bir şeyler paylaşmanın en basit zamanlarını yaşadığı günümüzde ne kadar dinliyoruz, ne kadar dinleyebiliyoruz beni düşündürmeye başladı gerçekten. Sanırım dinlemek artık anlatmaktan daha zor bir eylem haline geldi. Hatta daha da enteresan olanı dinlememek sıradanlaşmaya başladı. En son ne zaman birisini hiçbir düşünce belirtmeden dinlediniz? En son ne zaman arkadaşının anlattığı olayın benzerini yaşadığını o anlatırken sizde ona anlatmadınız? En son ne zaman arkadaşınızla otururken telefonunuza gelen bildirimlere hiç bakmadınız?

Bisikletle gelen özgürlük

Uzun zamandır bisiklet sürmek istiyordum. Bisikletle yolculuk yapmak, istediğim zaman istediğim yere gidebilmek, bisikletle gezerken çevreyi keşfedebilmek istiyordum. Ankara da yaşıyorum ve oturduğum yerin düz bir yer şekline sahip olmaması nedeniyle bisikletle yolculuk yapmak yorucu ve tehlikeli görünüyordu. Ortaokul sınıfından kalma Bianchi marka bir bisikletim bodrumda yıllardır durmaktaydı. Onu hayata döndürmeye karar verdim. Sizinle eskilerden kalmış bir bisikleti nasıl değerlendiririz, yorucu Ankara yokuşlarıyla ve tehlikeli trafiği ile nasıl başa çıkabiliriz paylaşmak istiyorum.

Facebook da harcadığınız zamanı azaltın, çünkü buna değmez.

900 milyondan fazla kullanıcısı olan facebook hızla büyümeye devam ediyor.  Türkiye olarak, 30 Milyon kullanıcı ile facebook’u en çok kullanan ülkeler listesinde 7. sıradayız. İnternette şimdiye kadar hiç bir platform bu kadar fazla kullanıcıya sahip olmamıştı.Mark Zuckerberg insanların neye ihtiyacı olduğunu çok iyi bulmuş durumda ve her gün geliştirmeye devam ediyor.